Mahrumiyet

Yazar: on 26 Mayıs 2020

‘’Mutlu olmanın en garanti yolu bir başkasını mutlu etmektir’’ demiş Aldous Huxley. Bir başkasını mutlu etmeyi en çok isteyenler ise şüphesiz mahrumiyetler yaşamış olanlardır. Hayata başkasını mutlu etmek için gönderilmişler gibidir onlar. Kalabalığın içinde kalbi kırılan bir gözü saliseler içinde fark etmek mahrumiyetler/yetimlikler yaşamışların sıradan yetilerindendir… Gözlerdeki acıyı, bakışlardaki sitemi gizlemeye çalışmak nafiledir, onlarlayken. Mahrumiyeti sonradan değil doğuştan, belki en geç çocukken tatmanın kazandırdığı güçlü bir sezgi sayesindedir bu. Sonradan mahrumların (sonradan görmeler diyorum onlara) bile bilemeyeceği derinlikte bir sezgi. Belki ilahi bir sesin sezgi formatına bürünmüşü…

Yoksulluklar, kimsesizlikler, hicretler, mahkumiyetler, yetimlikler…Her biri kavrayışımızı ve sezgi gücümüzü katlayan birer nimettirler. Azîz peygamberimizin yetim doğması ve öksüz yaşaması şüphesiz bir hikmete binaendi. ”Anlama” ve ”duyumsama” yetisinin tavan yapması lazımdı bir peygamberin. Zira iyi anlaması ve iyi hissetmesi gereken insanlara ‘bir çağrı’sı olacaktı. Gözleriyle ve gönülleriyle temasa geçmesinin kolaylaştırılması gerekiyordu. Kolaylaştırıldı… Doğmadan yetimlik, çocuk yaşta üstüne bir de öksüzlük verildi. Ki mahrumların çağrısına kulak versin! Ki gözlerinden anlasın gönüllerinden geçeni, ki bakışlarından sezsin acılarını, ki tokum demelerinden fark etsin açlıklarını…

Mahrumiyet, Allah’ın ‘kavrayış ve seziş’ yetisini bolca vermek istediklerine bir armağanı. Mahrumiyet insanı acıtır belki ama mahrumiyetlerimizin ve acılarımızın çokluğu/yoğunluğu oranında olu(şu)yoruz. İnsanı derinleştiren ve sezgilerini inanılmaz güçlü kılan bir getirisi var Mahrumiyet’in. Empati duygusu güçlü insanların mutlaka bir mahrumiyet hikayesi vardır. Akla gelebilecek olumsuz örnekler için istisnalar kaideyi bozmaz demek yerine ‘’istisnalar kaideyi ispat eder’’ demek gerekiyor. Belki de bilmediğimiz başka bir bağımsız değişkenin rolü vardır istisna örneklerde, kim bilir…

Açık söyleyeyim; hayatta hiç mahrumiyet yaşamamış olanların katil ve zalim olma tehlikesi vardır. Her şeyi karşılanmış biri, hiçbir şeyin kıymetini bilemez. Bilmez, acı çeken bir çocuğun yangın yeri yüreğini. Anlamaz gözbebekleri titreyen bir çocuğu sevindirmenin vereceği olağanüstü sevinci. Rahatlıkla vurabilir bir çocuğu babasının gözleri önünde veya bir babayı çocuğunun gözü önünde.Hassasiyetleri gelişmemiştir hiç mahrumluk yaşamamışın. Duyarsızdır. Ne açlık görmüştür, ne hicretler yaşamıştır. Ne babasız kalmış, ne annesizliği tatmıştır.Bebekken mama, çocukken oyuncak, ergenken para, yetişkinken barınma ve maişet ihtiyacı/derdi hiç olmamıştır. Karşılanmamış tek ihtiyacı mahrumiyettir. Bu yüzden şımarıktır kırk yaşında bile. Densizdir, nerede ne yapamayacağını, nerede ne yapması gerektiğini kestiremez. Yoksulun/muhtacın yanında varlıklarından bahseder. Çocuğuna aldığı pahalı elbiseyi, ömür billah kendi çocuğuna alamayacak mahrum babanın yanında teşhir eder. İncitmek için yapmaz bunu. İncineceğini anlayamayacak kadar yoksundur çünkü. Yoksun olduğu şey mahrumiyetin ta kendisidir!

Bu yüzden, çocuklarımızı hiçbir şeyden mahrum etmemeyi gurur duyulacaklar listemizden silmeliyiz. Doğal mahrumiyetler yaşayamıyorlarsa bilinçli/planlanmış mahrumiyetler yaşatmalıyız onlara. Densiz ve duyarsız hayvanlar gibi olmalarını istemiyorsak bunu yapmalıyız. Her istediğine sahip olamayacağını, bazı şeyleri bu dünyada tadamayacığını bilmeli çocuklarımız. Sahip olduklarının bir kısmına sahip olamayan çocukların varolduğunu yalnızca bilmemeli, görmeli de. Sabretmeyi asla beceremeyen ve empati duygusundan yoksun bir çocuk, hiçbir şeyden mahrum edilmemiş sayılabilir mi? velev ki varlık içinde yüzsün!

Çocuklarımızı; başkasını anlama, fark etme, sabretme, kendini onun yerine koyma, başkasının bir ihtiyacı için gerekirse kendi ihtiyacından vazgeçme gibi ‘’insanî’’ hasletlerden mahrum etmeyelim. ‘’‘Beşerî’’ bazı ihtiyaçlarından mahrum etme pahasına.

Kârlı çıkan, önce çocuklarımız, sonra insanlık olacaktır.

Devrim BAL (10.01.2012)



Yorum Yazın

Not: Yorumlar denetimden geçmektedir.