İç Çek-emey-iş

Yazar: on 14 Eylül 2022

Düşününce insan, kayıplarından bir kazanım elde edebileceği sonucuna varabiliyor bazen. Nerden kaybettiysen ordan başla diye bir iç ses, motivasyon, kendini yeni bir başlangıca adamak için ilk adım…

Yine de yaş aldıkça insan veya yaşadıkça her kaybedilen şeyin ne kadar da büyük olduğunu sık sık geriye dönen gözleriyle kendine hatırlatmaktan geri duramaz. Öyle ki önündeki bütün kazancı deryada katre bile kalmaz gözlerinde… Oysa damla damla kaybettiklerinin dönüştüğü denizin ucu bucağı yok gibi görünür.

Bir başka dünya inancı ve o dünyanın daha güzel olacağı fikrine sahip olmasaydık içinde bulunduğumuz dünya bize kayıplar cehennemi olmaktan başka bir şey olarak görünmezdi. Bizi ayakta tutan biraz da her büyük kayıptan sonra daha güzeline kavuşabilecek olmamızın güvencesi olan öte dünya inancıdır.

Hoş, artık inancın kendisi güvence olarak bize yetermiş gibi görünüyor olsa da aslında gereğinin yerine getirilmesi güvenceyi sağlar. Bunu bilmek ile bununla bilenmek arasındaki farkı eminim biliyor(sun)uzdur…

İşte bundan dolayı salt inanmak veya bilmek eyleme dönüşemediği için insan inanç duyduğu şeyi de kaybedebilir. Hatta inancın kendisi insan için bir kayıba dönüşür. Yani bazen bizi kayıplara sürükleyen de o dünyanın olmasının ta kendisidir…

İnsan aslında baştan sona bir kayıp gibidir içinde yaşadığı dünyada. Aslolanı aramak gibi bir gayesi vardır. Dokunduğu şeylerin gerçekliğine yabancıdır bazen. Hissetiklerini anlamlamdırmakta acemidir. Bir provanın içinde gibidir. Platonun mağarasındaki gölgeler gibidir biraz.

Yol yordam öğrenmek için akıl deninlen bir haritaya sahip olsa da henüz isimlendiremediği ve kullanmayı bilmediği onlarca işarete sahiptir. Gerçi insan bilmediği bir şeye ne kadar sahiptir o da tartışılır ya her neyse…

İşaretlerin farkına vardığı andan itibaren yüzyıllar boyunca bir tek amaca yönelik hareket etmiştir! Daha az, hatta hiç kayıp ve çokça kazanç. Bildiği şeye sahip olmaya başlamış mıdır acaba? Daha az kaybetmiş midir?Daha çok kazanmış mıdır?

Tarih yüzlerce örneklerle doludur belki ama şu var ki insan kendi türüne has bir özellikle kazandığı bir çok şeyi aslında nihayi bir kayıba dönüştürmüş olmanın gafleti içindedir. Varolmak için yok etmiştir. Bu zamanla insanın da yok olması demek gibi bir şey!

Düşünün ve siz de şimdi kayıplarınızdan kazançlar devşirin bakalım… İnsan eninde sonunda kendini de kaybetmiştir. Zaten bir kayıptır ve buna kendini de eklemiştir. Avaredir. Neyi aradığının bilincinde değildir. Neyi kaybettiğinin de. Ve neyi kazanmaya çalıştığının…

Büyük bir kaybın arefesinde verdiği huzur-suzluk-la! aklımdan dilime dolanan ordan ellerime ordan kelimelere akseden bir iç çekiş gibi görebilirsiniz bunları ama değil, bunlar bir iç çekemeyiş…



Yorum Yazın

Not: Yorumlar denetimden geçmektedir.