Cassandra III
Yazar: Erkan KADĞA on 22 Mayıs 2022
artık aşk ve zamanlar
ve esirin dibinde titanlar müptezeldi
her kırmızı utanmıyor Cassandra
oysa utanırken kırmızı güzeldi
artık aşk ve ışığın gözü
ve önümüzde ateşten koca bir derya var
belki kayıktan ufuğa sürüklenen bir güneş
ufuktan da gözlere batan yedi atlı Surya var
ama sakın her gördüğüne inanma Cassandra
yeminlerinin bekçisi dört atlı adına
sen inanma
yer Geb ile gök Nut krallığında
her şeyi gören kürsünün bütününde
Usire ve sadık eşi Uzis
aynı ufuk, sonsuz bir derya gibiyken
kum fırtınasının geldiğine
çöl kartallarının kanatlarının üstünde
oğulları Horus’un çocuk gözlerine
çünkü daha çocuktu korkunun gürültüsü
ta ki İskenderiye’de
uyuştu her şeyi gören aynı gözlerin çocuk dili
fal taşı gibi dehşetle
suskunluğun hırsız tanrıderili
yalancı Harpokrates’in yalanlarından
artık biz susuyoruz
sen de inanıyorsun ya, işte buradan
sen inanma
ama Styks’in ters akan suları tanığım olsun
Hanımefendi Amenti’nin tuat’ında
balıklarla insanlar
günden dışarı gidenler
merdivenli bir kayıkta
ağzı geri verilenler
şapşal şapşal uçuyorlardı gözlerimin önünde
nefesler bir tüyle tartılır hakikat salonunda işte
inanma, çünkü nehir uzun ve kayık da aheste
Sosrıkua ışığımız, Sosrıkua oğlumuz, yiğidimiz
tavşan, keçi, at, mamut
fil, boğa, geyik ve kurt
bir de kendimi yerden toplarım
Mahoşkuşha dağının eteğinden
soğuk rüzgarları üçer defa taşlarım
çünkü ana, baba, ebe
kuş, doğuş, meşale
diz, ciğer ve dağ
sen inanma Cassandra
Sosrıkua ışığımız, Sosrıkua oğlumuz, yiğidimiz
sahipsiz olunca hedefsiz aşk okları
alındı ya ateşsaçan taşların oğulları
kafkaslarda, Kırmızı bir Gül’ün eteğinden
artık siz büyük evde bile ağırlamadan
salın beni kargalara
yaşlılar dağındaki uçurumdan
sen inanma,
ama tanrılar tanrıdan önce öldü Cassandra
geride günahlar kaldı
Asmadan tacda da diken tutmadı
Andolsun bu şarap ve ekmekli kudas
Hermes oğlu Pan için
Artık gözde keçilerimizin adı judas
Oysa ben inanıyorum Cassandra
çünkü adlanlandı, bedenlenmeden adlanan
belki, Bin gözlü daha uyanmadı
ama sevginin gücü günden dışarı çıkmadan
Bin Bir Adlı’ya bir ad daha konmadan
beyaz bir at üzerinden inecek Kalki
önce taşları taşlardan kurtaracak
sonra tek tek yolacak yapraklarını rüzgarın
artık ilkbahardaymışız gibi
Mikail’in elinden tutacak
Dumuzi uyanacak altı aylık uykusundan
zaman Kali yuga zamanının da dibi
yaşayan her şeyin annesine, Havva’ya
Hepat’a, büyükanne Kheba’ya,
çok ayıp oldu Kubaba’ya
Mısır’da İsis, Yunan’da Rhea’ya
Artemis İyonya’ya, Roma’da Diana’ya
Lat, Uzza ve üçüncüleri olan Menat’a
Hübel’e veya Kibele
Ben inanıyorum Cassandra
onun için beyaz tarlalara siyah sürüyorum
Çünkü, sonsuz çokluk birden de öte
ama bir tek “bir”in içinde
onun için sadece bir “bir” içinim ben Hint’e
Andolsun beyaz tarlalara siyah sürerken
asla imza atmam toprağa
çünkü ben uzaklarda Çin’im, olsam bile Çin’de
Mısır da bir piramit, Meroe Nebate
Bir Nart’ım ben, bin Çerkez
Sümer benim, Hurri benim,
Guti ben, Komagene, Hitit ben
Luvi’yim, Yunan’ım
delikanlı gücünde yaşlı Silvan’ım
ve benim Mezopotamya’lı İbrahim
Yorum Yazın
Not: Yorumlar denetimden geçmektedir.