Kimbilir

Yazar: on 22 Eylül 2023

Ölümün kendisine gözlerini yumduğu hayatların, vurulduğu yerdeyim. Ölüm yerde can çekişiyor. Hayatın ölüme baskın yaptığı siperdeyim. Elinde ölümü çırpınır girdiğim hayatı, ilk defa bu kadar acımasız görüyorum. Ölüm, dilini yutmuş, diyeceğini unutmuş, yolunu şaşırmış, çıkmaz sokakların sonuna sıkışmış bir halde. Bu defa çok çaresiz, ve hayli sert bir duvara toslamış durumda.

Hayatın karşısında saygıyla el bağlamış ölüm! Çünkü çok çaresiz! Ne alacağını alabiliyor, ne de alacaklı olduğunu korkutabiliyor. Çaresizliğin oluşturduğu kırışıklıklar bu defa onun alnında. Sıkıntıların avucunda kıvranırken gözlerindeki kıvılcımlar karşıdakilerin dudaklarınca okunuyor ve okumalar birbirini izliyor. Bu defa elimde bir çelenkle, bir buket çiçekle bekliyorum ölümü. Ama özür dilemeli benden, Çünkü ben ölümün çaresizliğine tanıklık ettim, gördüm, basiretle görülebilecek gerçeğin kendisini.

Meydan küçük olabilir ama yiğitlik meydan dinlemez! Korku veren, bir gün mutlaka korkuya duçar olur. Deneyen denenir, eden bulur demişler.

Elbette her faninin gücüne bir sınır vardır ve gözüne korku salacak bir gün. Ölüm, büyük ve güçlü bir fani olabilir ama her hâlükârda o yine de fanidir. Mesele, bu iki faniden hangisinin ilk önce geri adım atacağıdır. Çünkü ilk geriye doğru adım atan yenik olan olacaktır. Mesele, artık ölümün geri adım attığını ve yenildiğini tecrübe etmiş olmamdır.
Ölümünü Allah’a (c.c) adayanlar, hayatını Allah’a (c.c)adayanlar, ölümü öldürüp ölümsüzleşenler, ölümü yenenler…

Ölümün gözlerinden hayatı okuyabilmek için hayatın gözlerinden ölüme bakmayı bilmek gerekir. Okumasını bilmenin gerekliliğinin yanında bakmayı da bilmek gerekir. Ölümün gözlerinden hayatı okumaksa hayatın siperine yatmayı gerekli kılar. Ölüme korku salmaksa hayatı sonsuz, sonsuz hayatı sorunsuz ve lekesiz bir sevgiyle sevmeyi gerekli kılmaktadır. Sonsuz sevgi ise sonsuz bir bakışı ve sorunsuz bir nazarla bakmayı gerektirmekte olup, basireti zorunlu kılmaktadır. Ölümün yuvasındayım. Bazen ölüm hayatın dallarında yuva kurar ve orada çoğalmaya ve üremeye başlar. İşte şimdi ölümün yuvasındayım ve ölümün hayatta kalmak için çırpındığına şahitlik ediyorum. Ölüm benim eski sevgilimdi! Nice kez onunla flört etmişliğim var. Beni o terk edip gitti. Oysa ben onunla beraberken hep onu dilemekteydim. Onunla aynı yastığa baş koymak benim biricik hayalimdi.


Yalan söylemediğim nerden belli olacak! Evet, yalan söylemiyorum. Korku mu? Evet korkumu hiç yememiştim sadece onu yenmiştim, susturmuştum. Zira ondan korktuğum halde onu diliyor ona ulaşmaya çalışıyordum. Evlerinin önünde yuvamı kurmuş onu görmek için adeta gözetleme kulesi halini almıştım. Kesintisiz gözetliyor onu derin ve bitimsiz bir iştiyakla isteyip, sevip arzuluyordum. Kavuşmak yakın diye bekleyip korkularımı yenmeye çalışırken benimle buluşmayı istemediğini ve başkalarını dost edindiğini duydum.

Aradan yıllar geçti ve yine onun yuvasında onun misafiriyim. Ama bu defa onun korktuğunu, çekindiğini ve gözlerini kaçırdığını görüp tanıklık ettim. Hikmeti ne ola diye sormuyorum zira bu sefer hikmetini de en az onun kadar tanıyor, biliyorum. “Al beni kollarına ey sevgili” dememi bekliyor oysa ben başkasına yar olana sevgili demeye utanırım. Ona olan kavuşma isteğim onun da fani oluşuna ettiğim tanıklık ve verdiğim idrak artık beni itiyor.
“Al beni kollarına ey sevgili” diyemem zira onu yuvasında başkalarıyla sevişirken buldum. Bu defa gözlerinde korkudan eser gördüm. Hayır, bu İsrailoğulları’nın Samiri’ye takılıp buzağıdan çıkmalarıyla sonuçlanan ve Musa’ya izlerini gördüğümüz elçinin ayak izlerine benzer izlerden bahsetmiyorum. Bizlerden bahsediyorum.

Ben ölümün yenilgiyi, çekilmeyi kabul ettiğini, hayatın hakimiyetine razı olduğunu gördüm, görüyorum. Belki de bana öyle geliyor değil, veya öyle gösteriyor kendini ve beni yanıltıyor ama göreceğiz ve devam edeceğiz. Geldiğim yer gideceğim yerden çok da farklı değil sadece bilinmeyenin insana endişe ve korku verdiğini biliyorum. Belki de ölümün yüzündeki duvak kalkarsa onun güzelliğine aşık olmaktan kendimi alamayabilirim.
Kim bilir.



Yorum Yazın

Not: Yorumlar denetimden geçmektedir.