Tükenmez Kalem -I-

Yazar: on 28 Kasım 2022

iki omuzumda

kırışmış kenarları kağıtların

kulunçtan kambur zamanın çizgileri alnımda

derinden inliyor

daha bende iken ben

nasıl bilebilirim bensiz bir çağdan dünyayı

hep ölümle oynuyorum

ve çok seviyorum oynamayı

sanki gerçekten de ölebilirmişim gibili

emperyalist hegemonyayı

tükenmez bir kalemin mürekkebi

lavda sürüklenen takvim yaprağında 

tuzlu yağmur

derin iniltilerin derisi çatlamış alnımda

ya yeniden yoğrulmalı bu çamur

dişleri dumursuz çarklarda

koca iki elde

sevgiyle döne döne

felekler birer memur

kirletilmemiş bir gecede gökkuşağı yıldızlarla mamur

döne döne, döne düne 

ya da artık bir dağın yüreği çatlasa

birazımı bir kaç asır sonrasına saklasa

yemin ediyorum pir olan her şeyin üstüne 

bu çağın adamı değilim ben

buz derililer erisin

yine, kara toprağa bürünsün bu ten

belki az daha barbarca

belki çok daha az yürekten

yeterki vazgeçsin bilim dostlarda

çarçabuk iman etmekten

imansızlığa

çağından bile hür bir çağda

roman yazmanın romanına tapınsınlar

sözün közünde ısınmış mağaralarda 

gözleri çırılçıplak ilkel(i) adamlar

ne okunacaksa duvardan okusunlar

ciransız taşlar yaprak yaprak

tabaklanmış masumiyetten rak

tabletler bile kil toprak 

ve kadim ayinlerde okununca “yeni”

işte o zaman

yukarıdan aşağıya 

beş sesle

lütfen uyandırın beni!



Yorum Yazın

Not: Yorumlar denetimden geçmektedir.